3 Ocak 2014 Cuma

Hayaller Kelebekler Gibidir

Aşk kokan soluğunda kayboldu tüm gerçekler. Sen her nefes alışında yalnızlığı çekerken içine. Ben sakladım kalabalık yüzümü senden. Seninleyken en çok, senin kadar yalnız olmak istedim ben. Bütün kalabalığı unutup hayallerine uzanmak ve gerçek oluşlarına hayranlıkla bakakalmak. Seni bu denli üzen şeyin; bir başkasına duyduğun derin bir aşkın içini yakan sızısı olduğunu bilemedim. Kim bilir ne çok sevmiş ne çok acı çekmiştin. Tıpkı beni seven erkeklerin asla onların olamayacağımı anladığında hissettikleri gibi. En çok onlar için üzüldüm ben. Hiçbirini kurtaracak gücüm kalmamıştı diye. Onlar hiç bilmediler. Ne zaman gözlerinin içine bakmak istesem, orada seni göreceklerinden korkarak kaçırırlardı gözlerini. Bense en çok anlamalarını istedim. Ben kimseye söyleyemedim hissettiklerimi. Kimse üzülsün istemedim. Ama anlıyorum artık onlarda senin gibidir şimdi. Her nefeslerinde biraz daha yalnızlık... Şimdi bende sana bakmaya korkuyorum işte. Çaresizce uzaklara takılı kalıyor seni dinlerken gözlerim. Dikkatimi dağıtmak ve kaçmak için gözlerinden farklı detaylara boğuyorum kendimi. Yüzünün keskin hatlarında kaybediyorum gerçekleri. Dudakların sıkıntıyla her aralanışında ciğerlerine dolan yalnızlığa karışmak istiyorum. Yalnızlığın kadar yalnız olmak. O zaman belki unuturum sensizliği. Şimdi sende beni üzmek istemiyorsun işte. Ne zaman ve nerede bitecek bu döngü kimbilir? Hadi bırak elini artık yalnızlığın. Hayallerini serbest bırak. Onlar olmadan yaşamaya devam edemezsin. Doğmasına izin vermediğin güneşi bir daha asla göremezsin. Bırak artık hayallerinin sen kokan yalnız ellerini. Çünkü geriye kalacak olanlar o kadar güzel ki. En çok onları yaşamanı isterim. Hayallerine atacağın her adım onlara senden yaşama sevinçleri götürecek biliyorum. Onlara her uzanışında biraz daha görünür olacaklar. Hayallerinin üzerini aşılamaz bir yalnızlıkla örmekten vazgeç. Bir gün gerçek olacaklar ve sen ancak o zaman mutlu olacaksın biliyorum. Çaresizlik şarkılarını unut. Bir insanın ne kadar güçlü göründüğü değildir önemli olan, ne kadar umudu olduğudur. Sen bu yalnızlık örtülerinden kurtarmadıkça bedenini. Her gün biraz daha kaybolacak hayallerin biliyorum. Sen bile fark etmeden çoktan gitmiş olacaklar. Ben inatla gözlerimi kaçırırken sen inatla çaresizliğini anlatacaksın ve bu hiçbir zaman bitmeyecek. Oysa hayal kurmak ve umut etmek birşeyleri o kadar güzel ki yaşa isterim. O kemanı çalmayı öğrenmeli, kelebekler vadisine gitmelisin. Yalnızlık dört bir yanını kuşatmamışken geri dönmek için kendine yeni bir yol seçmelisin. Bu yolda seni bir daha hiç göremeyeceğimi biliyorum ama hiç korkmuyorum bundan. Çünkü bu kısır döngüde yıllarımı geçirdim ve kabullendim bu yolu. Ben zaten bu yola çıkmadan önce vazgeçmiştim hayal etmekten. Sende bir gün benim yerimde olma istiyorum. Hiç kimseye bakmaktan korkma istiyorum. Yaşa istiyorum, kalan üç-beş aylık ömründe hayallerine tutum istiyorum. Çok az kaldı... Ölümün ayak izlerini görebiliyorum yüzünde. Ensendeki ter damlaları ömründen arta kalan kısacık zamanı hatırlatıyor her gördüğümde. Hayaller kelebekler gibidir isimsiz kahraman ve her dün güneşle birlikte yeniden doğarlar. Eğer inanırsan onlara sımsıkı sarılabilir ve onlarla sonsuzluğa kavuşabilirsin...   

(01.09.2012)

Hiç yorum yok: